Orsiad Gazetesi ve Demos Fuarcılık işbirliğiyle düzenlenen Parke Sektörü Çalıştayı 2017, sektörün yoğun katılım ve ilgisiyle, 5 Ocak, 2017 tarihinde, 11.Kapı, Mutfak, Banyo ve Parke Fuarı İstanbul Fuar Merkezi Efes Salonu’nda gerçekleşti. Sektörün neredeyse 30 yıllık birikmiş sorunlarına bir umut ışığı olan çalıştay, farklı kesimleri bir araya getirme başarısını göstererek, önerilerin değerlendirildiği bir ortak zemin oluşturdu. ( videosu için tıklayınız )
Orsiad Gazetesi’nin öncülüğünde, sektörün sorunlarına çözüm bulma amacıyla başlatılan toplantılar, başarılı organizasyonlara imza atmaya devam ederken, İFM’deki 11.Kapı, Mutfak, Banyo ve Parke Fuarı’nda düzenlenen Parke Çalıştayı da büyük ses getirdi. Moderatörlüğünü Orsiad Gazetesi Yayın Sahibi Fikret Demir’in üstlendiği Parke Sektörü Çalıştayı 2017, terör saldırılarıyla hayatlarını kaybeden şehitlerimize 1dk’lık saygı duruşuyla başladı. Çalıştayda yer alan konuşmacılar arasında; AGT Ağaç Sanayi ve Ticaret A.Ş. Pazarlama Müdürü Özge Sipahioğlu, MDF ve Yonga Sanayicileri Derneği adına Kastamonu Entegre A.Ş. Satış Müdürü Cem Selep, MDF ve Yonga Sanayicileri Derneği adına Yıldız Entegre A.Ş (Parke & Variodor) Satış Yöneticisi Ergün Hacımurtazaoğlu, Parkeciler Birliği adına Satılmış İnan, Orsiad Derneği Genel Başkanı Necati Yılmaz, Orsiad Derneği Toptancılar Komisyonu Başkanı Zeki Kara bulunurken, Türkiye’nin dört bir yanından gelen ustaların yoğun katılım göstermesi dikkat çekti.
Konuşmacılara ilk olarak Türkiye’deki yıllık parke satış rakamları soruldu ve değerlendirmeleri istendi. İlk olarak söz verilen AGT Ağaç Sanayi ve Ticaret A.Ş. Pazarlama Müdürü Özge Sipahioğlu, ustalar, üreticiler ve bayiilerin bir araya geldikleri böyle bir ortamda bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Sipahioğlu, Türkiye’deki pazarla ilgili çok fazla kaynak araştırdığını ama araştırdıkça da, net bilgiye uğraşmaktaki zorluğu daha iyi gözlemlediğini açıkladı. Yapı Endüstrisi’nin yayınladığı raporla, EPLF satış raporlarının farklılıkları gibi sektörde çok farklı rakamsal ifadelerin yer aldığını belirten Sipahioğlu, genel olarak 120-130 milyon metrekare arası bir pazar büyüklüğü olduğunu söyleyebileceklerini ifade etti. Diğer konuşmacılar da bu rakamlarda bir görüş birliği yaparken, Türkiye’nin Çin ve Almanya’dan sonra üçüncü büyük pazar olmasından kaynaklı bir an evvel birlik şeklinde hareket edilmesi gerektiğinin altı çizildi.
MDF ve Yonga Sanayicileri Derneği adına Yıldız Entegre A.Ş (Parke & Variodor) Satış Yöneticisi Ergün Hacımurtazaoğlu, sektörün olmazsa olmazı olan en önemli unsurun “ustalar” olduğuna dikkat çekti. “Laminat parkeyi sattıran usta arkadaşlardır aslında çünkü laminat parkede marka söylemi çok nadirdir. Satışlar da genellikle usta arkadasların tavsiyeleri ve fiyat odaklı olarak gerçekleşir” diyen Hacımurtazaoğlu, sektördeki en büyük sıkıntının işin ehli ustalarla ehli olmayanlar arasındaki farktan kaynaklandığını ve ustaların belli bir eğitim sertifikası olması gerektiğini söyledi. Yine MDF ve Yonga Sanayicileri Derneği adına çalıştaya konuşmacı olarak katılan Kastamonu Entegre A.Ş. Satış Müdürü Cem Selep ise fabrikalar olarak dönem dönem eğitim ve seminer düzenlediklerini ama bu işin devlet tarafından resmi bir sertifikasyon sistemine bağlandığında esas sorunların giderilebileceğine inandıklarını ifade etti.
Orsiad Derneği Genel Başkanı Necati Yılmaz, sektörün özellikle son on yılda çok hızlı büyüdüğünü ve hem buna bağlı olarak, hem de nerdeyse 30 yıldır devam eden bir sektörde bugüne dek herhangi bir çözüm odaklı yapılanma olmamasından kaynaklı sorunlar yaşandığını hatırlattı. Yılmaz, “Bu büyümeyle birlikte üreticiler belli bir standardı ve kaliteyi yakaladılar. Ancak aynı durum uygulama için geçerli değil. Maalesef yetişmiş usta sayısı belli bir limitte kaldı. Pazar hızla büyürken usta sayısı da arttı. Herkes ‘ustayım’ dedi ama ustalık sıfatına hakim olmayan kişiler de pazarın bir parçası oldular. Satış bu işin bir yarısıdır ama uygulama diğer yarısıdır. Aslında bunu bir saç ayaklı fırına benzetebiliriz. Üreticiler bir ayak, satıl bir ayak, uygulamacılar yani ustalar diğer ayak. Bunlardan birisinde arıza olursa, o fırın ayakta kalmaz ve yemek pişmez. Ben de aktif olarak bu sektörün içindeyim ve satış yapıyoruz. Ama mesela satış sonrası hizmet bölümümüz var ve şikayetleri değerlendirdiğimizde yüzde 96’sının uygulama yani işçilik hatalarından kaynaklandığını görüyoruz. Derneği kurma nedenlerimizden biri de budur. Dernek olarak buradaki eksikliği tespit edip, belli bir standart oluşturmak amacındayız. Bunun için de resmi bir belgelendirme olsun istedik. Her fabrika kendi eğitimini veriyor ama bunun bir standardı olmalı. İşte çıktığımız bu yolda da aşama kaydettik ve Türkiye’de Mesleki Yeterlilik Kurumu ile bir protokol imzaladık. Standartları hep birlikte belirleyeceğiz ve devletin verdigi tek tip bir eğitimle sertifika verilecek. Bu belgeyi de dernek değil, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na bağlı, Mesleki Yeterlilik Kurumu verecek.” dedi.
Toplantıda söz alan bir diğer konuşmacı olan Orsiad Derneği Toptancılar Komisyonu Başkanı Zeki Kara ise yıllardır sektörün içinde olmasının getirdiği tecrübeler ışığında, sektörün hızla büyümesinin haricinde, bu kadar ciddi rakamların ifade edildiği bir sektörün hala tanımının olmamasına üzüldüğünü ifade etti. Kara, “Sektör her bir ayağının kendine göre bir sıkıntısı var. Milyon avroluk yatırımlar var, riskler büyük, hammaddeler büyük, kurlar derseniz yine aynı şekilde… Orsiad derneği olarak toptancılar ve uygulamacılar, montajcı kardeşlerimizi tek bir standardizasyona getirmeye çalışıyoruz. Bu noktadan sonra bu işin bir de maliyeti var ve artık fabrikaların da bu işin içinde olmaları şart.” dedi.
Parkeciler Birliği adına konuşan Satılmış İnan ise ustalar olarak meslekte değer göremediklerini vurgularken sözlerine şöyle devam etti; “Ustalık maliyetleri düşünülmeyen bir konu. Usta sadece takım sandığını alıyor, ceketini alıp gidiyor denemez. Keşke bir ceketimizi alıp gitsek, ama bizim aramızda ayda 1500 lira kazanamayan insanlarımız var. Bunun hamallığı var, günlük şartları var, taşıma maliyetleri var, sigortası var, kısacası ustalık kolay bir şey değil yani.”
Toplantıda daha sonra seyirciler arasında bulunan ustaların sorularına söz hakkı verildi. Düşük fiyatlarla iş yapmalarından, değer göremediklerine, sosyal güvenceleri olmadığına kadar farklı sorunlarını dile getiren ustalar, yılların birikimi olan sektör problemlerini konuşurlarken tansiyonunun yükseldiği anlar da yaşandı. Organizasyonun samimiyeti ve tüm tarafların çözüm odaklı olarak sektörü daha iyi yerlere taşıma isteği, çalıştayı başarıyla sonuçlandırdı.
Toplantı konuşmacılarına yapılan plaket sunumuyla toplantı sona ererken, tüm taraflar ilk kez böyle bir ortamda bir araya gelmekten duydukları memnuniyeti ifade ettiler.
