EPLF üyelerinin adeta mottosu olan “Laminat parkeyi icat edenler onu yine yeniden icat edebilirler” ifadesi, olumlu ve kendine güvenen bir yaklaşımı yansıtmaktadır. Laminat, kırk yıllık tarihi boyunca yaratıcı fikirler ışığında kulanılan modern teknolojilerle sürekli bir gelişim gösterdi. Şimdiyse dijital baskı, Avrupa döşeme endüstrisi ve tedarikçileri için önemli bir yenilik etkeni olarak sektöre yön veriyor.
Laminat zemin kaplaması, 1977’de bir İsveç şirketi tarafından geliştirildiğinden beri, Avrupalı uzmanlar tarafından sürekli yenilenen bir ürün oldu. İlk doğrudan kaplamalı laminat döşeme (DPL) 1980’lerin sonunda Alman pazarına girdi. Bu, yüksek fiyat aralığının dışında olan laminat parke ürünlerini herkes için daha uygun fiyatlı hale getirdi. Avrupa laminat zeminlerin yüzey görünümü, senkron gözenekli baskı (EIR) geliştirildiği 2000’li yıllarda önemli bir sıçrama yaşandı ve Avrupa laminat parke, rustik döşeme tarzının ustası oldu.
Birkaç yıl sonra, dolaylı gravür baskısı, yüksek kaliteli çok renkli baskı için hızlı bir üretim süreci olarak devreye girdi. İlk defa dekoratif yüzey, dekoratif kağıt kullanılmadan dört renkli baskı kullanılarak doğrudan HDF çekirdeğine uygulanabiliyordu. Bu, levhaların yüzeylerine daha fazla sıcaklık getirirken görünümüne ve hissine yeni bir seviye kazandıran uygulama, elektriksel yüzey direncini düşürme etkisi de taşıyordu. Bu yenilikçi baskı tekniği aynı zamanda, model yinelemelerinden kaçınırken uzun tahta boyutlarının üretilebileceği anlamına geliyordu. Doğal renk ve dokuları ile çekici ahşap efektleri, bu cömertçe boyutlandırılmış plakaların en iyi avantajı olarak gösterilebilir. Böylece laminat koleksiyonları geliştirilmiş ve iç mekan tasarımı için daha geniş bir kapsam sunulabilmiştir.
Laminat parke üretiminde endüstriyel dijital baskıyı getiren Avrupalı üreticiler ve tedarikçiler, yeni standartları da belirliyorlar. Dijital baskı sayesinde laminat endüstrisi “sonsuz dekorlar” üretilebiliyor artık. Boyutların özgürce seçilmesi ve koleksiyonlardaki renk varyasyonlarının çok daha fazla olabilmesi nedeniyle daha geniş bir ürün çeşitliliği mümkün. Yüzeylerin görsel görünümü ve dokusu, dokulu 3D yüzeyler veya “tam senkronize gözenekler” kullanılarak daha da çeşitlendirilebiliyor. Arz sektöründe, profil üreticileri ahşap, plastik ve alüminyum gibi çeşitli çekirdek malzemeler üzerinde müşteriye özel dekorlar bastırabilmekte, dijital teknolojinin avantajlarından yararlanabilmektedir.
Üç boyutlu yüzey yapıları, çoğunlukla analog işlemler kullanılarak dijital olarak baskılı desenlerle elde edilebilir. Klasik melamin kaplama sistemine bir alternatif olarak, laminat üreticisinin mevcut baskı plakalarını kullanan yeni, sıkıştırılabilir bir UV lak kaplama sistemi yakın zamanda geliştirildi. Dijital olarak basılan çekirdek levhaları ıslak bir cila filmi ile muamele edildikten sonra, gerekli dokuyu elde etmek için pres plakaları ile doğrudan yüksek hızlı bir prese nakledilir. Baskı işleminden hemen sonra, yüzey yapısı, geleneksel bir UV lambası kullanılarak çok kısa sürede tamamen iyileştirilir. Soğutulduktan sonra plakalar daha sonraki işleme için hemen kullanılabilir. Sistem tasarımcıları, bu şekilde üretilen yüzeylerin daha sıcak bir his verdiklerini ve geleneksel melamin yüzeylerine kıyasla, çizilmelere ve kimyasallara karşı çok dirençli olduklarına dikkat çekiyorlar.
Laminat zemin üretimi için sayısal baskı gelişmeye devam ediyor ve önemli ilerlemeler kaydediyor. Bu nedenle, EPLF’deki uzmanlar, bu tekniğin yakın gelecek için döşeme sektöründe önemli bir belirleyici faktör olacağından emin olmalarının yanında, dijital baskının klasik gravür baskının tamamen yerine geçeceği ihtimali düşük görüyorlar. İki teknolojinin farklı gereksinimleri ve satış kanallarını tatmin edebileceğinden dolayı yakın gelecekte yan yana gelme olasılıkları daha yüksek bulunuyor.