Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, “Üzerinde bir yılı aşkın zamandır çalıştığımız Sanayi 4.0, 4’üncü Sanayi Devrimi’ yol haritasını bu ay içerisinde açıklayacağız. Son rötuşları yapıyoruz. Aslında çok teknik bir rapor. Kamuoyunun daha rahat anlaması için metin üzerinde çalışıyoruz” dedi.
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği’nin (TÜSİAD), ‘Sıçrama Yapan Şirketler’ raporunun sunumu için düzenlenen programa katıldı. Bakan Özlü, Türkiye’nin Sanayi 4.0 yol haritasının bu ay içerisinde kamuoyuylu paylaşılacağını açıkladı. Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) ‘Sıçrama Yapan Şirketler’ raporunu düzenlenen toplantıyla açıkladı. Toplantıda Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, TÜSİAD Başkanı Erol Bilecik önemli açıklamalarda bulundular.
“KOBİ’lerin dönüşmesi çok kritik ve önemli”
Sosyal ve ekonomik kalkınma, küresel rekabetçiliğin sağlanması ve sanayinin yüksek katma değerli bir yapıya dönüşümü için iyi bir takım oyununun gerekliliğini altını çizen TÜSİAD Başkanı Bilecik, “Eğer iyi bir takım oyunu oynarsanız bu saydıklarımızın daha fazlasını bile yapmanız mümkündür. Kuşkusuz bu süreçte büyük şirketlerin payı tartışılmaz. Ancak bu oyunda gerçek başarı, toplam faktör verimliliğini yükseltmektir. Bu noktada değer zincirinde ana sanayiler kadar hatta bazen onlardan da daha önde olan bir bacak var ki; bunun da adı KOBİ’lerdir. Türkiye’nin daha yükseğe sıçraması için KOBİ bacağını mutlak suretle güçlendirmemiz gerekiyor. Bu nedenle TÜSİAD olarak biz de tüm çalışmalarımızı değer zincirinin tamamını ele alacak bir eksende yürütüyoruz. Türkiye’nin orta gelir ve orta teknoloji tuzağından kurtulabilmesi için KOBİ’lerin dönüşümünün en kritik ve önemli olan nokta olduğunu tekrarlamak istiyorum” dedi.
“Sanayi 4.0’ı çok iyi okumalıyız”
TÜSİAD Başkanı Bilecik’in ardından kürsüye çıkan Bakan Özlü konuşmasına Sanayi 4.0 olarak adlandırılan bu yeni dönemin çok iyi okunması gerektiğini vurgulayarak başladı. Özlü, “Çağımızda gücün yeni tanımı teknolojik dönüşüm ve değişim yeteneğidir. Dijital dönüşümün sanayiyi ve dolayısıyla ekonomiyi yeniden dönüştürmesidir. Gücün merkezinde bilgi ve teknoloji üretme hızı vardır. Bütün güç tanımları bilgi ve teknolojiyi üretme hızının gücü yanında anlamını yitirmiştir. Sanayi 4.0 olarak adlandırılan bu yeni dönemi çok iyi okumalı ve ona göre pozisyon almalıyız” diye konuştu.
“Sanayi 4.0 yol haritasını bu ay içinde açıklayacağız”
Bakan Özlü üzerinde bir yılı aşkın zamandır çalışılan Türkiye’nin Sanayi 4.0 Yol Haritası’nın bu ay içerisinde kamuoyuyla paylaşılacağını açıkladı. Özlü, “TÜSİAD’ın da içinde olduğu Türkiye’nin dijital dönüşümü platformu tarafından hazırlanan üzerinde bir yılı aşkın zamandır çalıştığımız Sanayi 4.0, 4’üncü Sanayi Devrimi’ yol haritasını bu ay içerisinde açıklayacağız. Son rötuşları yapıyoruz. Aslında çok teknik bir rapor. Bunu kamuoyunun daha rahat anlaması için metin üzerinde çalışıyoruz. İnşallah bunu içinde bulunduğumuz ay açıklayacağız. Üzerinde bir yıldır çalışılan bir rapor, dünyadaki diğer ülkelerin yol haritalarına baktık, onları inceledik. Türkiye’deki şirketlerin beklentilerine baktık. Anketler yaptık, güzel bir rapor, inşallah Nisan ayında kamuoyuyla paylaşacağız” şeklinde konuştu.
“KOSGEB kaynaklarımızın çok önemli bir kısmını teknoloji üreten ve üretmek isteyen KOBİ’lere aktaracağız”
Teknoloji üreten KOBİ’lerle bundan sonra daha yakın ilgileneceklerini belirten Özlü, “KOSGEB kaynaklarımızın çok önemli bir kısmını teknoloji üreten ve üretmek isteyen KOBİ’lere aktaracağız. Bu şekilde inşallah içlerinden sıçrama yapan şirketler olacak. Özellikle orta ölçeklerin bir üst kategoriye çıkması, küçüklerin daha fazla ileri teknoloji ve yüksek katma değerli ürünler üretmesi konusunda kendilerine destek ve katkı sağlayacağız” dedi.
100 bin ihracatçı hedefi
Firmalar açısından asıl sıçramanın üretime, ihracata ve Ar-Ge’ye odaklanmayla mümkün olacağına inandığını söyleyen Bakan Özlü, 2023 yılında 100 ihracatçı rakamına ulaşmayı hedeflediklerini belirtti.
Özlü şöyle konuştu: “Bizi ileriye taşıyacak olan en önemli enstrüman hiç şüphesiz Ar-Ge ve inovasyondur. İhracatın sürdürülebilir olması da alt yapı yatırımları, Ar-Ge ve inovasyondur. 2000 yılında 25 bin ihracatçımız varken, 2010 yılında 49 bin, 2014 yılında 60 bin, 2017 yılında 71 bin ihracatçı firmasına ulaştık. İhracatçı firma sayımızın 2023 yılına kadar 100 bine ulaşmasını hedefliyoruz. Ancak burada önemli olan husus ihracat yapan firma sayısı kadar ihracata başlayan firmalarımızın bu süreci devam ettirmeleridir.”