Kısaca Işık Ahşap’ı bizlere anlatırmısınız
“Işık Ahşap” müşteri memnuniyeti, ürün ve hizmet kalitesi prensipleri doğrultusunda, gelişen bilim ve teknolojinin ışığında kendini sürekli yenileyerek faaliyetlerini sürdürmektedir.
IŞIK AHŞAP; modern makina parkuru ve yenilikçi ar-ge departmanı ve titiz kalite control sistemleri ile çağımızın yenilikçi mobilya anlayışını ürünlerine yansıtan bir firmadır.
Hizmetlerimiz satış sonrası destek, teknik destek ve yurt içi lojistik operasyonlarını da kapsamaktadır.
İstanbul, Ankara, İzmir ve Samsun’da bölge satış depolarımız olup, 50 ülkeye ihracat gerçekleştiriyoruz. Türkiye ve yurtdışında yaklaşık 700 bayimiz bulunmaktadır.
İstanbul Sanayi Odası’nın açıklamış olduğu 2013 üretim rakamlarına göre 2. Beşyüz sanayi kuruluşu arasında 17. büyük sanayi kuruluşu olarak bu mecrada Gaziantep firmaları arasında ilk firmadır.
Ekonomist dergisinin Türk Ekonomi Bankası (TEB) iş birliğiyle ve Turkcell’in desteğiyle düzenlediği “Anadolu’nun En Büyük 500 Şirketi-Anadolu Kaplanları” araştırmasının ödül töreni gerçekleştirildi. Bu yıl 11.si düzenlenen “Anadolu Kaplanları Ödül Töreni”nde orman ürünleri sektöründe ihracatını en çok artıran firma ödülü aldık.
Kaç yılında kuruldu neler üretiyor gelecek hedefleri nelerdir ?
Firmamız 1981 yılında kuruldu. Ticaretini yaparak girdiğimiz orman ürünleri sektöründe üretimle devam etmekteyiz. Profil üreterek girdiğimiz sektörde kapak, panel üretimi ile devam ettik. Mat ve highgloss panel, kapak, profil, taç, süpürgelik, lambri, akrilik panel üretimi, satış, satış sonrası destek bölümleri ve müşteri memnuniyeti odaklı çalışmalarına hızla devam ettiren Işık Ahşap 2012 yılında başlattığı, tutkal üretim, emprenye, short cycle press tesisi yatırımlarını başarıyla tamamlayarak 2013 yılında devreye sokmuştur. Yine 2013 yılında planlanan parke üretim tesislerini 2014 yılında başarı ile devreye almıştır.
Işık ahşap üretiği ürünler ile diğer üreticiler arasındaki fark nedir ?
Pazarda ucuz üründen ziyade kalitesi ile ön plana çıkan ürünler üretme gayreti içindeyiz. Üretimle birlikte kalite kontrol birimi ve laboratuar yatırımları yaptık. Müşterilerimizin karşılaşması muhtemel problemleri fabrikadan çıkmadan önlemeye çalışıyoruz. Hammaddenin hep en iyisini en kalitelisini kullanmaya çalışıyoruz. En iyi en kaliteli hammadde ile en iyiyi en kaliteliyi üretmeye çalışıyoruz. Ürünlerimizde insan sağlığına hassas davranıyoruz. Bütün kullandığımız MDF’ler Avrupa Birliğinin E1 standardına uygundur. Üretim tesislerimizde temizlik ve hijyen ön plandadır. Bizi ziyaret eden dostlarımız tesislerimizin temizliği konusunda takdirlerini ifade etmeden geçemiyorlar. “Temiz İnsan Temiz Çevre” sloganı üretimdeki öncelikli sloganlarımızdandır.
Bu işin ticaretinden geldiğimiz için müşterinin ne düşündüğünü ne istediğini iyi biliyoruz. Ürettiğimiz ürünlerle binlerce ailenin yaşamının parçası olduk. Biz, insanlarımıza değer verdik, onlar da bize, kalitemize sahip çıktılar. Firma olarak 35. Yılımıza girdiğimiz bu günlerde başarılarımızın sağladığı bu gurur, gelecek için omuzlarımıza önemli sorumluluklar yüklüyor. Ürettiğimiz ürünlerin kalitesini, çeşitliliğini ve kapasitesini arttırmak, insan sağlığına ve çevreye daha duyarlı üretim yapmak istiyoruz.
Işık Ahşap entgre bir tesis olma yolunda emin adımlar ilerliyor. Bu üretim gücünü mdf tesisi ile taşlandırmayı düşünüyormusunuz ? Tahmini ne zaman ?
Bir kızılderili atasözü var: Beni takip etme iyi örnek olamayabilirim, önüme geçme seni takip edemeyebilirim, gel beraber yürüyelim bu yollarda. Bizim paylaşımcı bir yapımız var. Paylaşmayı seviyoruz. Gerek yurtiçi gerekse yurtdışı kapasiteleri açısından, MDF yatırımına girmek çok akıllıca gelmiyor. Yurtiçi ve yurtdışı yeni yatırımlar dahil kapasiteler dikkate alındığında yaklaşık arz talebin iki katı gibi görünüyor. Bizim MDF üretimine girmemiz halen kullanılan başka kapasitelerin atıl kapasiteye dönmesi demektir. Peygamber Efendimiz (asm) ısraf ile ilgili “Deniz kenarında abdest alırken suyu ısraf etmeyin” buyuruyor. Arz talebin iki katı ise MDF üretimi ısraftır. Bu yatırımlar insanlık için ortak değerlerdir. Bugün birilerinin tekelinde olsa bile insanlığın ortak malıdır. Bu değerler suistimal ediliyor olabilir. Stratejik ortak olarak beraber yürüyüceğimiz üreticiler bulsak, pazarın realitelerine göre ürün tedarikini sağlayacağını bilsek böyle bir yola girmeyiz. Biz eğer MDF üretirsek şu anki tüketimimizle pazara ham ürün satmamıza gerek kalmayacak. Bir de bizim MDF üretimimiz başkalarının yatırımları gibi zor olmayacak. Bizim çok bilinmeyenli bir denklemimiz yok. Denklemin bütün parametrelerini bulduk, tek bilinmeyene getirdik. Değerler yerine konunca o bilinmeyen de bulunacak. Yani hali hazırda bizim tutkal üretimiz, emprenyemiz, presimiz ve parke hatlarımız var. Buralarda başarılı üretimler yapıyoruz. Sadece MDF üretip yürüyen sistemimize adapte edeceğiz. Biz irademizle sebeplere riayet ediyoruz. MDF tedarikinde problem çıkarsa fabrikamızı kapatacak değiliz. Pazarın, ülkemizin, dünya piyasasının gereği neyse yapacağız. Allah’a şükür bunu yapacak hem gücümüz var, hem de itibarımızda var. Bu konuyla ilgili fizibilite çalışmalarımız ve görüşmelerimiz devam ediyor.
Işık ahşap olarak 2015 yurt içi ve yurtdışı satış hedefleriniz nelerdir?
2014 yılı hem dünya hem de Türkiye ekonomisi açısından oldukça hareketli geçti. ABD Merkez Bankası’nın (Fed) faiz artırımı, Haziran’da yapılacak genel seçimlerin piyasalara etkisi, petrol fiyatları, Rusya’daki gelişmeler piyasayı ciddi manada etkiliyor. ABD’de güçlü toparlanmaya ilişkin göstergelerin devam etmesi, Fed’i faiz artırımına yakınlaştırırken; bu durum gelişen ülkelere sermaye akımlarında zayıflık getirdi. Bankaların yurtdışından borçlanma maliyetlerindeki yükselme, Fed’in faiz beklentileri beraberinde parasal darlık getirmektedir. Paraya rahat olaşamayınca bazı firmalar ekonomik darboğaza girebilmektedir. Biz Işık Ahşap olarak 2014 yılındada benzeri bir tabloda 30,5 % lik büyüme yakaladık. Biz zor şartlara alışığız. Geleceğe daha umutlu bakıyoruz.
Sektörün durumu hakkında görüşleriniz nelerdir? Satışların daha karlı olması için neler yapılmalıdır ?
Hammadde girdilerinin çoğu döviz kaynaklı. Sektörün ana hammaddesi odun. Kimi odun cipsi alıyor birileride levha ; neticede dışa bağımlıyız. Dövizde belirsizlik var. Pazarda arz fazlalıkları agresif satışlar ile birleşince sektöre zarar veriyor. Fiyatta geriye gitmeler satış getirmiyor. Güvensiz ortamda herkes ihtiyacı olanı alıyor. Kontrollü paylaşımcı yaklaşımlar ile karlılıkları kontrol etmek gerekiyor. Biz 35 yıllık tecrübemizden yola çıkarak belirli periyotlar ile bu krizleri yaşıyoruz. Bunlarda gelir bunlarda geçer. Gelecekte bizi daha iyi günlerin beklediğini biliyorum.
Eklemek istediklerinizi alabilir miyiz ?
Gelecek günlerin ülkemize, insanımıza, insanlığa mutluluk, huzur ve bereket getirmesini diliyorum.