Orman ürünleri ihracatı 2019 yılında yüzde 9.2’lik bir artışla 693 milyon dolar olarak gerçekleşti.
Ege Mobilya Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Cahit Doğan Yağcı, mobilya, kağıt ve odun dışı orman ürünleri ihracatının 2019 yılında yüzde 9.2’lik bir artışla 693 milyon dolar olarak gerçekleştiğini açıkladı. Yağcı, 2020’de Birlik olarak 750 milyon dolar ihracat gerçekleştirmeyi hedeflediklerini söyledi.
Ege İhracatçı Birlikleri olarak 2020 yılını sürdürülebilirlik yılı olarak belirlediklerini aktaran Ege Mobilya Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Cahit Doğan Yağcı, Ege Bölgesi’nin sürdürülebilir üretim merkezi olduğunu tüm dünyaya göstermek istediklerini anlattı. 2019 yılı sonunda 160’ın üzerinde ülkede, 9 bin 500’ün üzerinde şirket ve 3 binin üzerinde şirket dışı üyesi ile dünyanın en büyük kurumsal sürdürülebilirlik inisiyatifi olan Birleşmiş Milletler (BM) bünyesinde Global Compact’a üye olduklarını belirten Yağcı, temel amaçlarının ihracatı daha az karbon ayak izi bırakarak yapmak olduğunu söyledi.
Mobilya, kağıt ve odun dışı orman ürünleri 2018 yılı ihracatının yaklaşık 634 milyon dolar iken 2019 yılında yüzde 9.2’lik bir artışla 693 milyon dolar olarak gerçekleştiğini kaydeden Yağcı, “Türkiye’nin yüzde 12’lik sektörel ihracatını gerçekleştiriyoruz. Türkiye genelinden toplam 221 ülkeye ihracat yapılırken, Ege olarak dünyanın 181 ülkesine ihracat yapıyoruz. Kağıt sektöründe ihracat yaptığımız başlıca pazarlarımız; İran, Mısır ve İngiltere iken, mobilya sektöründe ise Ege’den en çok Libya, Almanya ve Irak’a ihracat yapılmaktadır. Mevcut duruma bakıldığında, odun dışı orman ürünleri dediğimiz tıbbi ve aromatik bitkilerde en çok ihracat yaptığımız ülkeler A.B.D., Almanya ve Vietnam. Mobilya sektörümüz için potansiyel pazarımız A.B.D. Ege’den ABD.’ye yapılan mobilya ihracatı yüzde 31 artış kaydetti ve 7 bin 488 bin dolar olarak gerçekleşti” dedi.
Ham madde tedariğinde sıkıntı
Odun dışı orman ürünleri sektörüne özgü ürünlerin özellikle Ege ve Akdeniz Bölgesi için çok önemli ve doğanın bir armağanı olduğunu vurgulayan Yağcı, doğadan toplanarak ihraç edilen bu ürünlerde dünya genelinde Türkiye’nin potansiyelinin oldukça yüksek olduğunu dile getirdi. Doğada kendiliğinden yetişen kekik, defne, ıhlamur, ada çayı, biberiye, tıbbi bitkiler, meşe palamudu gibi ürünlerin birçoğunda Türkiye’nin en önemli tedarikçi olduğunu hatırlatan Yağcı, şöyle devam etti: “Ülkemizde yaklaşık 3500 endemik bitki türü yetiştiği düşünüldüğünde ihraç edilen ürün çeşitliliğimizin artması gerekiyor. Bu ürünlerin yanı sıra tıbbi bitki olarak adlandırılan çeşitli ürünlerin ihracatı yapılıyor. Bunlar tıpta ve çeşitli bitki çaylarında yaygın kullanılıyor. Sağlıklı beslenme trendinin zirveye çıktığı günümüzde tıbbi ve aromatik bitkilere olan talep her geçen gün artıyor. Türkiye olarak artan talebi karşılamaya dönük pazar potansiyeline sahip olmakla birlikte, maalesef ham madde tedarik edilmesinde sıkıntılar yaşıyoruz. Türkiye’deki orman endüstriyel plantasyonlarının geliştirilmesine önem ve öncelik verilmeli. Sürdürülebilir Ormancılık politikasına uygun bir şekilde sektörün ihtiyaçlarının giderilmesine yönelik çalışmalar yapılmalı ve odun dışı orman ürünleri üretim sahalarının envanterinin çıkarılması, daha sonra artan talebi karşılamak amacıyla, orman tali ürünleri dikiminin yapılmasının sağlanması gerekiyor.”
Türkiye’deki kağıt üretiminde selüloz ve hurda kağıt ham maddeleri kullanıldığını söyleyen Yağcı, kağıt geri dönüşüm sanayisinin yılda 4.5 milyon ton üretim kapasitesine ulaşmasına rağmen, yurt içinde toplanan hurda kağıt tonajının bu ihtiyacı karşılamada yetersiz kaldığını savundu. Geri kazanılmış hurda kağıttan üretim yapan firmaların artan hurda kağıt ihtiyacını ithalat yaparak karşıladığını kaydeden Yağcı, “Bu durum dikkate alınarak, geri kazanılmış kağıt veya karton döküntü, kırpıntı ve hurdaları ihracatının kayda bağlı malla listesine dahil edilmesi, bu olamıyorsa karışık kağıt atıklarla, geri dönüşüm için çok değerli olan birinci hamur kağıt ve kartonların ayrılması ve bu şekilde ihraç edilmesi yararlı olacaktır” diye konuştu. 2020’de birlik olarak 750 milyon dolar ihracat gerçekleştirmeyi hedeflediklerini anlatan Yağcı, sürdürülebilir ihracat için kaynakların verimli kullanılması gerektiğini sözlerine ekledi.
Konuşmasının ardından soruları cevaplayan Cahit Doğan Yağcı, Çin’de başlayarak bir çok ülkeye yayılan korona virüsünün kağıt ve mobilya sektörünü de etkilediğini söyledi. Ülke olarak empati yapılması gerektiğine dikkat çeken Yağcı, “Aynı durum bizim başımıza gelse ve rakip ülkeler pazarımızı elimizden almaya kalksa hoşumuza gitmez. Bu virüs Çin’in ihracatını düşürebilir. Biz bu düşüşü karşılamaya hazırız. Ama bizim politikamız rekabetçi yöntemlerle pazardaki payımızı arttırmak olmalı. Fırsatçılık yaparsak bu ilerde bize pahalı olarak geri döner” dedi.