ORSİAD: Ekrem Bey, 2018 satış rakamlarınızı öğrenebilir miyiz?
EKREM UÇAK: Her çocuk dünyaya geldiğinde 3 kapı ihtiyacıyla dünyaya geliyor. Türkiye’mizin ihtiyacını da göz önüne alırsak 80 milyon nüfuslu ülkemizde bunu 3’ e çarptığımızda 240 milyon civarında mevcutta kapı bulunmaktadır. Geçmiş dönemde inşaat sektörü hızlıyken yeni binalara ciddi ürünler sattık. Burada şu anda pazarımız daralmakta. İnsanlarımız bu bütçeleri daraldığından dolayı mevcut daire alamamaktadır. Üretim biraz daha perakende sektörüne yenilemeye gideceğinden dolayı bizler bu sektörde doğru kararlar alabilirsek sektörümüzün daralmasını bu şekilde aşabileceğimiz kanaatindeyim. Eski adetlerimize ulaşamasak da yakın adetlerde de üreteceğimizi tahmin ediyorum. Konya’ya baktığımızda yılda takribi 700 bin civarında iç kapı üretilmektedir. Bunu da biz üretip satabiliyoruz. Yurt dışına açılmaya başladık. Geç kalmış olsak da.. Krizler bizi ileriye doğru atılmamız için çözümlere itiyor.
ORSİAD: Ekrem Bey, bu krizin Anadolu’ya sirayeti nasıl ve ne kadar zamanda oldu? Bunu aşmak için neler yapmaya çalışıyorsunuz?
EKREM UÇAK: Bilirsiniz bir bisiklet hikayesi vardır. Bisikleti ayakta tutabilmek için pedala basmamız gerekiyor. Bu kriz döneminden de çok ciddi borcu olan firmalar etkileniyor. İkinci etkilenecek firmalar da bisikletin pedalına basmayan firmalar. Buna göre bisiklet nasıl düşecekse çalışmasını ona göre küçülten hızını azaltan doğru kararlar alarak ilerlememiz gerekiyor. Denize bir taş atarsınız halkalar yayar. Ülkemiz için önce İstanbul’dan başlar bu Anadolu’ya doğru sirayet eder. Bu dalgaların bize çok kısa zamanda geldi uzun sürmedi. Zaten her şey anlık gelişiyor teknoloji çağında yaşıyoruz her şeyden hemen haberimiz oluyor. Burada önemli olan her problem çözümüyle birlikte gelir marifet onu görebilmektedir. Bizim ülkemizde şöyle bir sıkıntı var, insanlarımız genelde hırsla azmi karıştırır. Biz de hırslı değil azimli olacağız. Azimli olarak bazı şeylerin önüne geçebiliriz. Burada bizim yapmamız gereken şeyler, doğru ihracat kanalları bularak ve birbirimizle hareket ederek gerekirse dernekleşerek. Gerekirse üretim yetmediği noktalarda için destek alarak. Birlikte hareket edebilirsek bu krizi daha çabuk aşmış oluruz. Her şeyi devletten beklememiz gerekir. Devlet yurt dışındaki fuarlara destek veriyor ayrıca konteyner bazlı ve nakliye bedeline yönelik destekler veriyor. Bu destekler yetmiyor olabilir ama bizler de fedakârlık yaparak kendimizden taviz vererek bu krizleri fırsata çevirip eksiklerimiz varsa bu dönem içinde hazırlayıp kriz çıktığında daha hızlı hareket edebilmeliyiz Bunun için de alt yapımızı personelimizi motive edip bu süreçten hızlı bir şekilde çıkmamız lazım. ‘Bir araya gelmek başlangıçtır, bir arada durabilmek ilerlemedir, birlikte çalışmak da başarıyı getirir’ ilkesiyle hareket edersek bu krizlerden başarıyla aşarız.
ORSİAD: Ekrem bey devletten beklentiniz nedir? Krizi nasıl aşarız? Sektör olarak neler yapmamız gerekir?
EKREM UÇAK: Bizler devletten sadece şefkatli el bekliyoruz. Bizimle makineci nasıl bize makine satmaya gelip ziyaret eder bazı şeyleri paylaşır. Maliye de sadece vergi almak yerine bizim sorunlarımızı dinleyemeye de gelmeli. Bunun dışında her şeyi de devletten beklemek yanlış olur. İhracatı artırmak gerekir bunun için de sektörün dünyadaki taleplerini karşılıklarını bulmak gerekir. Önüme gelen ihtiyaçlar yangına dayanıklı kapı ve katma değer üretecek ürünler olmuştur. Bizler biraz daha yangına dayanıklı kapı üretimi üzerine çalışmamız lazım diye düşünüyorum bu konuda fazla firma yok. Biz de buradaki açığı görerek yatırımlarımızı bu yönde yaparak ülkemize döviz girdisi sağlamaya çalışıyoruz.